Yazar : Jean-Paul Sartre
Yayınevi : Can Yayınları
Çeviri : Selahattin Hilav
Orijinal İsim : Les Mots
Orijinal Dil : Fransızca
Orijinal Yayın Tarihi : 1964
sozcukler
Sartre'in hangi kitaplarini okudun derseniz sadece Sözcükler diyebiliyorum, simdilik...
Biyografi veya otobiyografi uzerine de cok fazla okumuslugum yok.
Aslinda ne Sartre ne de biyografi uzerine cok fazla soyleyecek birseyi olmayan biriyim ama Sözcükler'i okuduktan sonra birkac kelime yazmak istedim. Sartre, 59 yasinda, geri donup cocuklugunu anlattiginda inanilmaz bir kitap ortaya koymus...
Kitap iki bolumden olusuyor, Okumak ve Yazmak. Okuma ve yazma ile hangi durumlar altinda tanistigini ve karakterinin sekillenmesinde nasil roller oynadiklarini anlatiyor.
Sanki Sartre bir psikolog ile konusmus, cocukluk donemlerini belli bir cerceveye oturtmus ve bunlari yaziya dokmus. Insanin kendi kendisine bu kadar acik bir goz ile bakabildigi, hele ki cocuklugunda yasanmis, kendisini olusturan olaylari bu kadar tarafsizca dile getirebildigi baska bir kitap var mi bilemiyorum. Sadece kendisine degil, tum aile fertlerinin ne olduklarini/varliklarini kabul ederek onlara da kendisine baktigi gibi bakabiliyor.
Kurdugu hayal dunyalarindan bahsederken, sanki o donemlerdeki cocukluguna donup butun ayrintilari hatirlayabiliyor. Hatirladiklarini tarafsizca yorumlayip, bugune tasiyor.
Temelde bakildiginda, ailesinde el ustunde tutuluyor, savas doneminde bile savastan cok etkilenmiyor(kitabin bir yerinde, savas doneminde o siralar okumakta oldugu yazarlarin artik bulunamadigindan, herkesin savas ile ilgili kitaplar yazdigindan bahsediyor), dunyanin o donem gerceklerinden uzak bir hayat yasiyor, Sartre. Ama bu dunya icinde kendi varligini buluyor ve butun hayatini bunun uzerine kuruyor.
Fiziksel farkliliklari; sasiligi, bir gozunde gorme kaybi olmasi, kisa boylulugu sebebi ile cocuklugunda cocuklar ile rahat iletisim kuramamasina eklenen genis hayal dunyasi, okumasi, yazmasi onu yirminci yuzyilin en buyuk dusunurlerinden biri olma yolunda sekillendiriyor.
Sözcükler, yasayan bir insanin gozunden olume baktigi gibi, yasama da bakiyor. Sartre'a biraz olsun yaklasmak icin inanilmaz bir kaynak.
Senelerdir bu tip buyuk dusunurlerin kitaplarina cok yaklasmamamin en buyuk sebeplerinden biri ceviriler ile bir turlu rahat edememis olmamdir. Orjinali ile karsilastirma sansim tabii ki yok ama Selahattin Hilav, gayet anlasilabilir, felsefi kelimeler veya yeni Turkce kelimeler kullanmadan, cok temiz bir ceviri yapmis. Metin icinde kopukluklar yok, ceviriden dolayi beni metinden uzaklastiran bir durum olmadigi gibi, ceviri metin ile yakinlasmami bile sagladi diyebilirim. Benzer yapida ceviriler buldukca, bu tip kitaplari Turkce okuyabilmek buyuk bir keyif oluyor.
... Kısacası, şu yeryüzündeki varoluşumu haklı çıkaracak kesin izni kendimden alamayacağım gibi, bunu bana verme hakkını da kimseye tanıyamazdım... - s. 110
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder