Salı, Haziran 11, 2013

Anılarda Yalnızlar / Necati İnceoğlu

Yazar        : Necati İnceoğlu
Yayınevi     : YEM Yayın
Orijinal Dil : Türkçe
Orijinal Yayın Tarihi : 2008
Necati İnceoğlu'nun 1930-40 dönemlerindeki Türkiye mimarlık eğitimi üzerine yazmış olduğu bu kitap ile ilgili ön bilgi edinmek isterseniz, Ömer Kanipak'ın kitap tanıtım yazısı gayet net bir anlatım ile kitabı özetliyor. 

YTÜ Mimarlık Fakültesi mezunu olarak MSÜ ve İTÜ'nün tarihleri ile ilgili çok fazla bir bilgim yoktu. Bu iki kurumun birbirini etkilediği hep bildiğim bir gerçekti ancak bugüne kadar bu etkileşimin nasıl şekillendiğini detaylı olarak okuma şansım olmamıştı. 

Necati İnceoğlu'nun gerek kendisinin, gerek çevresindekilerin anılarını derleyerek yayınladığı kitap bu konu ile ilgili boşlukları bir miktar doldurdu. Ama muhtemelen isminden ve arka kapak yazısından dolayı biraz daha farklı bir anlatım bekliyormuşum. Hatta kategori olarak anı dendiği anda okurken yazarın sesini duyma ihtiyacım oluyormuş. Kitabı bitirdiğim zaman fark ettim ki, başından sonuna kadar hep ne zaman bu sesi duyacağım diye beklemiş ve duyamadan son satırı okumuşum.


Ne yazık ki kitapta Necati Bey'in kişisel varlığını hissedemedim, daha çok Kemali Söylemezoğlu'nun kısmi biyografisi olarak okudum. Bu biyografiye ek olarakta; dönemin mimarlık eğitimi ve yarışmaları, Türk mimarlık eğitimi üzerindeki Alman etkisinin gelişimi, MSÜ'nün tarihi, İTÜ'nün kuruluşu ve ilerleyişi, Türkiye'nin ve dünyanın kısmi siyasal durumu, Almanya ve ikinci dünya savaşı, Almanya'da okuyan Türklerin durumu v.b. gibi; bazı konular üzerine genel bilgiler edindim. Genel ve kısmi kelimelerini kullanıyorum çünkü konular hakkındaki aktarımlar  belli bir seviyede kalıyor, derinlemesine detaylandırılmıyor. 

Türk mimarlık dünyasının gelişebilmesi için bu ve benzeri kitaplardan çok daha fazla yazılmalı. Aynı dönemleri anlatan farklı yazarlar olmalı. Farklı dönemlerin mimarlarını, yapılarını, eğitimini, müşterilerini, siyasal etkilerini aktaracak yazarlarımız olmalı. Yarattıklarımızın, bizden sonra gelen nesillerin yaratacaklarının ilerici olabilmesi için bu coğrafyada yaşananların bizleri ve çevremizi nasıl şekillendirdiğini okuyabiliyor olmamız gerekli. Umarım bundan sonra dünya mimarlık tarihini öğrenirken, bir yandan da müspet menfii Türk mimarlığını okuyabileceğimiz farklı sesler olabilir. 

Hiç yorum yok: